Eğitim için New York'a gitmiştim. İş hayatına ara vermek, tekrar öğrenci olmak ve benim için yeniliklerle dolu bir şehirde yaşamak hayatımda harika bir dönemdi. Sonra geri döndüm ve beni hiç te yeniliklerle kucaklamayan şehrime İstanbul'a.Geçmişe özlemle zaman kaybetmek istemesem de, ne zaman içimdeki coşkuda azalma olsa, şehir dar ve gri gelmeye başlasa New York günlerini anımsatacak fotoğaflara bakıyorum. Şu anda karlar altında New York. Dondurucu soğuk ancak iki ay içinde bahar gelecek, Central Park yeşillenecek, her daim çok meşgul insanları ellerinde kahve, ayaklarında flip flop, sokaklarında hızlı hızlı yürüyecekler. Şehrin keyfini benim olduğum gibi öğrenciler sürecek belki de. Ders aralarındaki zamanda sokaklarında yürüyecek, sevdiği mağazaları dolaşacak. İşte bu mağazalardan birisiydi Annthropologie. Kadın giyim ve aksesuarlarının yanı sıra ev ürünleri de var. Sık sık dolaştım, ancak paraya kıyıp, bir şey almadığıma şimdi pişmanım. Hatta Amerika'ya gidecek olan bir arkadaşıma sipariş bile verebilirim, ancak kimseye bir şeyler taşıttırmayayım, iş çıkarmayayım diye söyleyemedim henüz. Bugün instagramda takip etmeye başladım Anthropogie'yi. Harika ürünleri var. (Yine gri günlerden birisi olmalı ki ah NY, ah Anthropogie diye başlamışım).
Çok beğendim, çok.
http://www.anthropologie.com/
Reviewed by Arzu Pınar
on
1/30/2014
Rating:
2 yorum
Ben de çok beğenirim ürünlerini.
Gri günlerde Norah Jones dinlemek ve Londra günlerimi düşünmek bana iyi gelir. Odağı başka bir yere çekince zihin rahatlıyor :)
Londra'da da var Anthropologie. Uzakta olmak, insanın yapışıp kaldığı benliğinden de uzaklaşabilmesi, tekrar özgürleşebilmesi aslında. Bundan özlüyor olabiliriz.
Yorum Gönder